29 – YARALAR

29 01 2012

Kuru kildeki izler yalnızca

Kil tekrar yumuşadığında silinir.

Benlikteki izler de

Kişi tekrar yumuşadığında kaybolur.

Yaşamımız boyunca, ama özellikle gençlik dönemimizde pek çok yara alırız. Bunların bir kısmı şiddet, taciz, tecavüz ya da savaşın sonucudur. Diğerleri ise kötü eğitimden kaynaklanırlar. Pek azı da alçakgönüllülük ya da başarısızlıktan doğmuştur. Ötekilere ise bizim talihsizliklerimiz neden olmuştur. Bu yaraları sağaltmazsak bu kez onlar bize sürekli olarak zarar vermeye devam ederler.

Klasik dini metinler bizi şehvet ve günahlarımızdan el çekmeye zorlar. Ama bizim hatamız olmayan izler de ruhsal gelişmemizi engelleyebilir. Ne yazık ki, kötü alışkanlıklardan vazgeçmek diğer insanların yol açtığı şiddetin kesik ve yarıklarını iyileştirmekten daha kolaydır. Tek yol kendi kendini eğitmek, geliştirmek, yetiştirmektir. Doktorlar ve rahipler de ancak bu kadarını yapabilirler. İyileşmenin asıl seyri sadece bize bağlıdır. Bunu başarabilmek için birçok yöntem geliştirmeli, yolculuklar yapmalı, kişisel fobilerimizin üstesinden gelmeye çalışmalı ve hepsinden önemlisi mümkün olduğu kadar az yeni sorunlar edinmeliyiz. Böyle yapmadığımız takdirde bunların her biri bizim Tao’yla gerçek bir birlik oluşturmamıza engel olacaklardır.

Alıntı: 365 Günün Tao’su, Deng Ming-Dao, Dharma Yayınları